ACEMİ AVUKAT
İçeride avukatın sekreteri çeşitli işlerle uğraşmaktadır.Bu arada avukat içeri girer.İşsizlikten yakınır.
Avukat:Bu aralar işler hiç de iyi değil.İnsanlar hiç suç işlemiyor mu kardeşim.Yakında aç kalacağız.(Bu arada bir ses duyulur.İçeri biri girer.Avukat onu müşteri sanarak kendine çeki düzen verir ve tele-fonla konuşuyormuş gibi yapar.)Efendim siz hiç merak etmeyin,onun avukatı kim yavvv.Ben odnu gözüm kapalı kurtarırım.Bana gelmekle en doğru seçimi yaptınız.Merak etmeyin efendim.İyi günler,iyi günler.
_(Sonra içeri giren bu adama döner ve)Buyurun efendim,siz ne istemiştiniz.Nasıl yardımcı olabilirim.Her türlü hukuk işlemleri halledilir.Küçük bir ücret karşılığı tabiiki!
Tamirci:Efendim beni telefonu tamir etmem için çağırmışsınız.Telefon için geldim.
Avukat:Yapma yavvv...Ben de seni müşteri sanmıştım.Neyse ,geç şu telefona bak.Bir haftadır çalışmıyor.(Bu arada tamirci işini yapar ve çıkar.)
İçeri ağlaya ağlaya bir adam girer.Avukat onu karşılayarak sandalyeye otutturur.
Avukat:Ne oldu amca,anlat derdini.
Adam:Avukat Bey oğlum,benim bir evladım var.Onu içeri attılar. Ne yap yap hakimin kararını değiştir.Hakimin kararını değiştirmezsen ben yaşayamam.
Avukat:Ne demek bey baba.Tam yerine geldin.Hakimlerimizin kararını değiştirmede üstüme yok-tur.Ben o davaya girersem Hakem Bey beni girmeyle kararını değiştirecektir.Hangi salondaydı dayıcığım şu duruşma.
Adam:Bir nolu salonda evladım.Hadi göreyim seni,değiştir şu hakimin kararını.
Avukat:Şimdiden değişmiş bil Bey baba.Ben gidiyorum,der ve çıkar.Bir müddet sonra yorgun ve bitkin bir şekilde geri gelir.Off be ne zorlu davaydı.İflahım kesildi.
Adam:Ne oldu avukat bel oğlum,değiştirebildin mi hakimin kararını.
Avukat:Bey Baba,benden bir uçan kurtulur bir de kaçan.Tabiiki değiştirdim hakimin kararını. Hakim oğlunun serbest bırakılmasını istedi,kararı değiştirip oğlunu içeri attırıncaya kadar anam ağladı. Ama sonunda hakimin kararını değiştirmeyi başardım.
Adam:Ne....Ne.....Sen...Sen ne yaptın.Ben sana öyle mi dedim,diyerek adam oracıkta bayılır.Yanındakiler adamı yanlarında tutarak dışarı çıkarır.
Avukat:(Sekreterine dönedek)Ben ne büyük adamım bak.Adam sevincinden bayıldı.
Sekreter:Evet efendim,o kadar ki adam sevinçten kalp krizi geçirdi.
İçeri bir kişi girir ve
Temel:Ula uşağum purasu avukatlik pirosu midur?Yanliş gelmedum değil mu?
Avukat:Gel amca gel.Doğru yere geldin.Hem de gelebileceğin en doğru yere.Buyurun oturun.
Temel:Oturayum uşağum.Penum ismum Temel uşağum.Yalniz “z” yok haaa!
Avukat:Efendim,Temel isminde zaten “z” yok ki.
Temel:Ula uşağum kizdurma peni da!Piz ne deduk.Temel’de “z” yoktir.
Avukat:Neyse efendim,sizin derdiniz nedir?Anlatır mısınız.
Temel:Ula uşağum pen pu Fadime’yi poşayacağum.Beni aldattuğunu düşüneyrum.
Avukat:fendim önce emin olmak lazım.Belki aldatmamıştır da siz öyle sanmışsınızdır.
Temel:Yok uşağum penu aldatmiştur.Haçan pen gurbete çalişmaya gitmişidum.Bu sırada penden pir fotoğrafimi istemişidu.Pen de könterdum.Son çociğimuz imdatın bu fotoğraftan oldiğunu söyleyi da...
Avukat:Olabalar efendim.Biliyorsunuz teknoloji ilerledi.
Temel:Olamaz uşağum öyle pir şey da.Çünki penum göndermiş olduğum fotoğraf vesikalik idu da. Pen ona boy fotoğrafimi göndermemiş idum.(Bunu söylerken ağlamaklı bir ses tonu kullanır.)Ula uşağum pizi poşayacaksun.Tamam mi?
Avukat:Tamam efendim,bu son delille ben sizi bir celsede boşarım.İsminizi bir daha alayım.
Temel:İsmum Temel’dur uşağum.”z”yok ha....Pen şimdu gidirum.Yine geleceğum.
Avukat:(Temel çıktıktan sonra)Allahım ne insanlar var ya!(Sekreterine dönerek)Bugün ne oldu biliyor musun?
Sekreter:Anlatmazsanız nerden bileyim efendim.Yoksa piyango vurdu da maaşıma zam mı yapa-caksınız?
Avukat:Otobüse bindim ve bir adamın yanına oturdum.Adam bana sanki bilet atmamışım gibi ima-lı imalı bakmasın mı?
Sekreter:Peki ya efendim siz ne yaptınız?
Avukat:Ne yapacağım.Ben de adama bilet atmışım gibi manalı manalı baktım.(İkisi birlikte gülüşürler.Bu arada içeri Dursun girer.)
Dursun:Ula uşağum sen avukat misun?
Avukat:Yok amca ben doktorum,burası da hastahane.
Dursun:Ula uşağum kusura bakma da.ben de burayı avikat bürosi sanmişidum.Hadi pa eyvallah da.
(avukat arkasından koşarak yetişir.)
Avukat: Şaka yaptım beyefendi.Doğru yere geldiniz.Buyurun ne istemiştiniz.
Dursun:Ula uşağum pa böyle şakalar yapma.adami ayağindan fururum.Ona cöre.
Avukat:Senin denrdin neydi amca.Söyle bana.
Dursun:Ula uşağum penum paşum şu hayvanlari sevenlen terneğunun uşaklariyla derde girmiştur. Penu mahçemeye vermişdur pu hayvan severler da.
Avukat:ne istediler senin gibi garipten be amca.
Dursun:Haçan onu pende pilmurum.Alti üsti canum bi paça çekmişudu o kadar.
Avukat:Vay insafsızlar be!Bir insanın canı paça çekti diye o insan mahkemeye verilir mi?
Dursun:Ben de dedum ama dinletemedum.Şimdi yani canum pi paça çekti diye hayvcani kesecek değildum ya.Pen de sadece pacaklarini kestum.Onlarla paça yaptim uşağum.
Avukat:(Birden ayağa fırlar ve şiddetle)Neee!Ne yaptın sen amca!Hiç canlı canlı hayvanın ayağı kesilir mi?Neyse ki bana geldin.Avukatınım diye demiyorum Orta Doğu ve Balkanların en iyi avukatına geldin.Hem ne olacak ki canım.İnsanlar insanları canlı canlı kesiyor da sen bir hayvanı kesyişsin.aramızda sözü mü olur.
Dursun:Öyle da uşağum,hayvan penum değil mu?İstersem keserum,istersem kesmem da.Benum şu işme pak.Ben şimdu gidurum uşağum.
Avukat:Sen işini olmuş bil amca gözün geride kalmasın.
Sekreter:Ama avukat Bey,adama ismini sormadın.
Avukat:Sen merak etme!Biraz önce Temel geldiğine göre bu kesin Dursun’dur.
Dursun:(Kapıdan bakar ve)Ha uşağum,penum ismum Tursun’dur da.aklinda bulunsun.
Dursun’un peşinden gözleri iyi görmeyen biri içeri girer ve avukatı doktor sanarak onunla konuşmaya başlar.
Yaşlı Kadın:Oğlum bu aralar yine romatizmalarım azdı.Bana bir ilaç ver de biraz rahatlayayım.
Avukat:teyzeciğim sana romatizma ilacı değil önce gözlük lazım.
Yaşlı kadın:Ne dedin ne dedin?
Avukat söylediklerini tekrarlar ve bunu biraz bağırarak yapar.
Yaşlı kadın:Ne bağırıyorsun be evladım karşında sağır mı var?
Avukat:Teyze ben doktor değil avukatım.Doktorun bürosu yan tarafta.Onun için bu ilaçlardan önce gözlük alman lazım.
Yaşlı kadın:Tamam anladık,burada ilaç yok.Sen bana o zaman bir kalıp sabun ver.
Avukat:Ya teyze sen beni çıldırtacak mısın?Burası avukatlık bürosu.Burada Ortadoğu ve Balkanların en büyük avukatı karşında.
Yaşlı kadın:Tamam tamam.anlaşılan senden bana fayda yok.Ben de gideyim bari.(Geri döner)Ha sayi ben nereye gidecektim?
Avukat:Doktora teyze,doktora!
Senaryo:Dursun TARAKCI
Türk Dili Edeb. Öğrt.